19 Aralık 2012 Çarşamba

Türkiye'nin En Ucu Şemdinli -7

Aylardan nisan olmuş, sivile duyulan özlem iyice artmıştı.Arkadaşlarla yaşanmışlıklar doruk seviyesine ulaşmaktaydı.Gerçekten askerlik arkadaşı farklıdır sözünün doğruluğunu görmekteydik.Artık beraber ağlar , beraber güler , eğlence anımızda yan yana durmak isteyen , kısaca kardeş gibi yaşamaya başlayan bir ortam sahibiydik.

Önümüzde 12 nisan da yapılacak denetleme bulunmaktaydı.Sıkıntı olmasının yanı sıra , iş yükününde artması , açıkların kapatılması ile ilgili çalışmaların baskısı ve stresin oluşmasıyla günler geçmez oldu. 

Geçen sıkıntılı günlerin ardından 12 nisan sabahına uyandık.Sabah herkes jilet gibi hazır heyeti bekliyorduk.Heyet gelmesi ile karakol önü olmadığı kadar düzenli , hiç görülmediği kadar kalabalıktı.Korucuların geldiği o gün hariç tabii.Bekleme ve hazırlama aşamasındaki stresin büyütülmesi mi? yoksa alışılmadık bu faaliyet komutanların büyüttüğü rutin bir çalışma mıydı? O an bilmiyorduk zaten anlamaya zamanımız olamayacak kadar çabuk geçmişti gün.Son olarak bize verilen tatbikat ile herkes durması gereken yere gittiklerinde askerliğin bittiğini anlamıştım arabalar giderken.Daha bir ay vardı ama askerlik bitmişti.

Tarihler 17.04.2005'i gösteriyordu.Akşam fenerbahçe ile maçımız vardı.Beşiktaşlı olarak televizyonun yanında yerim hazır , atkım boynumdaydı.Akşam maç saatine kadar konuşmalar ile beklenilen süreçte, var olan ve nöbet tutmayan herkesin katılımıyla derbi heyecanı başlamıştı.Bu efsane maçı harika bir ortamda izlemek nasip olsa bile maça gidememek hep içime dert olmuştu.3-4 yenmiştik feneri , hemde kalecisiz olarak.Er gazinosunda gol yumağı olarak takip ettiğimiz o maç heyecan açısından unutulmaz anlardandı.

Sonra mı ? bitti askerlik döndük .Geldik.

Yaşıyoruz.